Gebelikte ve daha sonrasında hemoroid her 3 bayandan birinde görülmektedir. Gebelik sırasında bebeğin barsaklara bas yapması, hareketsizlik, posadan yoksul beslenme üzere birfazlaca niye kabızlık ve ıkınmaya yol açar. Bilhassa olağan doğum daha sonrası hemoroid, makatta yırtılma, esasen hareket kabiliyetinin az olduğu lohusa periyodunda karın ağrısı, şişkinlik, kabızlık yakınmalarını artırır. Doğum sırasında kan kaybı olması niçiniyle gelişen kansızlık ve demir eksikliği, hemoroid kanamasıyla daha da ilerler ve annede halsizlik, uyku hali, iştahsızlığa yol açar.
Hamilelerde ve doğum daha sonrasında gelişen hemoroid düşüncelerinde uygulanabilen ameliyatsız tedavi formları anneye ve bebeğe ziyan vermemektedir. Lazer metodu olarak bilinen infrared tedavisi ya da bağlama olarak bilinen hemoroid ligasyon tedavisi lokal anesteziyle birkaç seansta düzeltilebilir. Tedavi daha sonrasında annenin yine kabız kalmaması için kâfi sıvı ve posalı besinlerle desteklenmesi gerekir.
Hemoroidin bağlanması, anüsün anoskop ismi verilen ışıklı özel bir spekülumla kıymetlendirilerek ligatör ismi verilen ucunda lastik halkalar bulunan bir aletle yapılır. Hemoroid bezesi vakum yoluyla çekildikten daha sonra taban kısmına lastik halkalar yerleştirilir. bu türlü kanlanması engellenen hemoroid birkaç gün ortasında kurur ve kaybolur.
İnfrared metodunda uç kısmından kızıl ötesi ışın verilen bir aygıtla hemoroidin ortasında lokal pıhtılaşma oluşturularak beslenmesi engellenmekte ve kuruması sağlanmaktadır. Tıpkı süreç lazer ve yüksek ısıyla da yapılabilir.
Bu süreçlerden daha sonra hasta günlük aktivitesine devam edebilmektedir. Bilhassa birinci hafta dışkılama sırasında ıkınmamalıdır. Gaytanın yumuşak kıvamlı olması için bir süre kimi ilaçlar kullanılabilir. Lakin temel kural günde 2 öğün posalı besinlerle beslenmek ve yemek ortalarında kâfi su içmektir.
Skleroterapi: Hemoroidlerin tedavisinde kullanılan öbür prosedürdür. Genişlemiş toplar damarların içine enjekte edilerek tıkaç oluşturur. Lakin gerek gebelikte gerekse daha sonrasında tromboemboli riski yüksek olduğundan uygulanmamalıdır.
Hamilelerde ve doğum daha sonrasında gelişen hemoroid düşüncelerinde uygulanabilen ameliyatsız tedavi formları anneye ve bebeğe ziyan vermemektedir. Lazer metodu olarak bilinen infrared tedavisi ya da bağlama olarak bilinen hemoroid ligasyon tedavisi lokal anesteziyle birkaç seansta düzeltilebilir. Tedavi daha sonrasında annenin yine kabız kalmaması için kâfi sıvı ve posalı besinlerle desteklenmesi gerekir.
Hemoroidin bağlanması, anüsün anoskop ismi verilen ışıklı özel bir spekülumla kıymetlendirilerek ligatör ismi verilen ucunda lastik halkalar bulunan bir aletle yapılır. Hemoroid bezesi vakum yoluyla çekildikten daha sonra taban kısmına lastik halkalar yerleştirilir. bu türlü kanlanması engellenen hemoroid birkaç gün ortasında kurur ve kaybolur.
İnfrared metodunda uç kısmından kızıl ötesi ışın verilen bir aygıtla hemoroidin ortasında lokal pıhtılaşma oluşturularak beslenmesi engellenmekte ve kuruması sağlanmaktadır. Tıpkı süreç lazer ve yüksek ısıyla da yapılabilir.
Bu süreçlerden daha sonra hasta günlük aktivitesine devam edebilmektedir. Bilhassa birinci hafta dışkılama sırasında ıkınmamalıdır. Gaytanın yumuşak kıvamlı olması için bir süre kimi ilaçlar kullanılabilir. Lakin temel kural günde 2 öğün posalı besinlerle beslenmek ve yemek ortalarında kâfi su içmektir.
Skleroterapi: Hemoroidlerin tedavisinde kullanılan öbür prosedürdür. Genişlemiş toplar damarların içine enjekte edilerek tıkaç oluşturur. Lakin gerek gebelikte gerekse daha sonrasında tromboemboli riski yüksek olduğundan uygulanmamalıdır.