Van’daki sarsıntılar daha sonrası Erçek Gölü’nde gaz çıkışları tespit edildi
VAN (İHA) – Van‘daki zelzeleler daha sonrası Erçek Gölü‘nde gaz çıkışları tespit edildi
Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mustafa Toker: “Göl tabanı içerisinde metan gazı çıkışları görüyoruz”
VAN – Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi‘nin desteklediği “Erçek Gölü’nün Jeofiziği Projesi” kapsamında yapılan göl sismiği çalışmalarında Erçek Gölü’nün kuzey ve kuzey batısında gaz çıkışları tespit edildi.
Van’da 23 Ekim 2011 yılında 644 kişinin yaşamanı yitirdiği 7.2’lik büyüklüğünde bir zelzele meydana gelmişti. Sarsıntının meydana geldiği yıldan günümüze ise irili ufaklı epeyce sayıda sarsıntı aktivitesi yaşandı. Bilhassa geçtiğimiz son iki haftada ortasında Çarpanak Yarımadası açıklarında epey sayıda küçük sarsıntı fırtınaları meydana geldi. Meydana gelen zelzelelerin akabinde Van YYÜ’nün desteklediği “Erçek Gölü’nün Jeofiziği Projesi” kapsamında bir çalışma yürütüldü. Van YYÜ Jeofizik Mühendisliği Kısmı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mustafa Toker tarafınca Erçek Gölü’nde yapılan yüksek çözünürlüklü göl sismiği çalışmalarında gaz çıkışları tespit edildi. Erçek Gölü’ndeki gaz çıkışlarının, son günlerde Çarpanak Yarımadası açıklarında meydana gelen zelzele fırtınalarıyla alakalı olduğu değerlendirildi.
“Bölge epeyce hareketli olduğu için faylar da hareket ediyor”
İHA muhabirine konuşan Van YYÜ Jeofizik Mühendisliği Kısmı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mustafa Toker, zelzele bilimine nazaran bir bölgede fay kırılarak devam ediyorsa gelecekte de birebir yerlerde zelzelenin meydana gelebileceğini söylemiş oldu. Öğretim Üyesi Toker, “Çünkü bir fay, yer kabuğunda bir düzlemi kırar. Bir fay sarsıntı ürettiğinde, fay duvarı boyunca kırılacak yerler bitmiş manasına gelmiyor, tersine tekrar kıracak manasına geliyor. Bir fayın ürettiği zelzelenin birebir yerde tekrar olmasının altında yatan niye de budur. Van ve Edremit fayları, tekrar birebir yerde zelzele üretebilecek. Zira fay duvarı boyunca kırılması gereken yerler hala bulunmaktadır. Bu niçinle faylar yeniden kırılacaklar. Bölge hayli hareketli olduğu için fay hareketleri kaçınılmazdır. Faylar hareket ettiği için fay blokları ilerliyor. Fay bloklarının ilerleyebilmesi için fay duvarının düz olması gerekiyor. Düz olabilmesi için de fayların kırılması gerekiyor” dedi.
“Çok büyük sarsıntının haber cisi olduğunu bilemeyiz”
Son günlerde Tuşba ilçesinin Mollakasım Mahallesi ile Çarpanak Yarımadası açıklarında meydana gelen zelzele fırtınaları konusunda da bilgi veren Toker, “Bu kadar küçük zelzeleler birkaç yüz metrelik alanları kırarak belirli bir yerde öbekleniyorlar ve bu durumun epeyce büyük bir zelzelenin haber cisi olabileceğini bilmeyiz. Her büyük depremdilk evvel küçük zelzeleler olur diye bir kural da yoktur. Büyük bir zelzelenin akabinde çabucak büyük öbür bir zelzele olacak diye bir kural da yok. Meydana gelen bu küçük sarsıntılar, Van fayının kırıldığı yerden başlıyorlar, Erçek Gölü’nden doğuya yanlışsız ilerliyorlar. Erçek Gölü’nden de kuzeye yanlışsız gidiyorlar. Bu fay çizgisi önümüzdeki yüz yılda küçük ve büyük sarsıntılar üretmeye devam edecektir” diye konuştu.
“Çok besbelli gaz çıkışları görüyoruz”
Birebir bölgede meydana gelen küçük ve büyük sarsıntıların izlerini Erçek Gölü’nün Jeofiziği Projesi’nde gördüklerine dikkat çeken Toker, kelamlarını şu biçimde sürdürdü:
“Erçek Gölü’nde yüksek çözünürlüklü göl sismiği yaptık. Erçek Gölü’nün kuzey ve kuzey batısında epeyce bariz gaz çıkışları görüyoruz. Küçük ve büyük sarsıntıların ürettiği gerilim ve bölgenin sıkışmalı tektonik yapısından kaynaklı olarak göl tabanındaki gazın sıkışarak dışarı gerçek çıktığını görüyoruz. Erçek Gölü’nde büyük oranda zelzele potansiyeli barındırdığı bu gaz çıkışlarında epeyce net bir biçimde anlaşılıyor. Gaz çıkışlarını takip ettiğimizde, gaz çıkışı güzergahının kuzeye yanlışsız ve beraberinde batıya yanlışsız olduğunu da haritaladık. Erçek Gölü’ndeki gaz çıkışları, Çarpanak Yarımadası’nda meydana gelen küçük zelzele fırtınalarının bölgenin yükselmekte, sıkışmakta ve kırılması gereken fayların hala var olduğunu göstermektedir. ötürüsıyla gelecekte buralarda bir daha büyük zelzele potansiyeli bulunmaktadır. Lakin son günlerde meydana gelen sarsıntı fırtınalarına bakarak büyük bir zelzele olacağını söylememiz mümkün değildir.”
(YLM-MSA-Y)
VAN (İHA) – Van‘daki zelzeleler daha sonrası Erçek Gölü‘nde gaz çıkışları tespit edildi
Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mustafa Toker: “Göl tabanı içerisinde metan gazı çıkışları görüyoruz”
VAN – Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi‘nin desteklediği “Erçek Gölü’nün Jeofiziği Projesi” kapsamında yapılan göl sismiği çalışmalarında Erçek Gölü’nün kuzey ve kuzey batısında gaz çıkışları tespit edildi.
Van’da 23 Ekim 2011 yılında 644 kişinin yaşamanı yitirdiği 7.2’lik büyüklüğünde bir zelzele meydana gelmişti. Sarsıntının meydana geldiği yıldan günümüze ise irili ufaklı epeyce sayıda sarsıntı aktivitesi yaşandı. Bilhassa geçtiğimiz son iki haftada ortasında Çarpanak Yarımadası açıklarında epey sayıda küçük sarsıntı fırtınaları meydana geldi. Meydana gelen zelzelelerin akabinde Van YYÜ’nün desteklediği “Erçek Gölü’nün Jeofiziği Projesi” kapsamında bir çalışma yürütüldü. Van YYÜ Jeofizik Mühendisliği Kısmı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mustafa Toker tarafınca Erçek Gölü’nde yapılan yüksek çözünürlüklü göl sismiği çalışmalarında gaz çıkışları tespit edildi. Erçek Gölü’ndeki gaz çıkışlarının, son günlerde Çarpanak Yarımadası açıklarında meydana gelen zelzele fırtınalarıyla alakalı olduğu değerlendirildi.
“Bölge epeyce hareketli olduğu için faylar da hareket ediyor”
İHA muhabirine konuşan Van YYÜ Jeofizik Mühendisliği Kısmı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mustafa Toker, zelzele bilimine nazaran bir bölgede fay kırılarak devam ediyorsa gelecekte de birebir yerlerde zelzelenin meydana gelebileceğini söylemiş oldu. Öğretim Üyesi Toker, “Çünkü bir fay, yer kabuğunda bir düzlemi kırar. Bir fay sarsıntı ürettiğinde, fay duvarı boyunca kırılacak yerler bitmiş manasına gelmiyor, tersine tekrar kıracak manasına geliyor. Bir fayın ürettiği zelzelenin birebir yerde tekrar olmasının altında yatan niye de budur. Van ve Edremit fayları, tekrar birebir yerde zelzele üretebilecek. Zira fay duvarı boyunca kırılması gereken yerler hala bulunmaktadır. Bu niçinle faylar yeniden kırılacaklar. Bölge hayli hareketli olduğu için fay hareketleri kaçınılmazdır. Faylar hareket ettiği için fay blokları ilerliyor. Fay bloklarının ilerleyebilmesi için fay duvarının düz olması gerekiyor. Düz olabilmesi için de fayların kırılması gerekiyor” dedi.
“Çok büyük sarsıntının haber cisi olduğunu bilemeyiz”
Son günlerde Tuşba ilçesinin Mollakasım Mahallesi ile Çarpanak Yarımadası açıklarında meydana gelen zelzele fırtınaları konusunda da bilgi veren Toker, “Bu kadar küçük zelzeleler birkaç yüz metrelik alanları kırarak belirli bir yerde öbekleniyorlar ve bu durumun epeyce büyük bir zelzelenin haber cisi olabileceğini bilmeyiz. Her büyük depremdilk evvel küçük zelzeleler olur diye bir kural da yoktur. Büyük bir zelzelenin akabinde çabucak büyük öbür bir zelzele olacak diye bir kural da yok. Meydana gelen bu küçük sarsıntılar, Van fayının kırıldığı yerden başlıyorlar, Erçek Gölü’nden doğuya yanlışsız ilerliyorlar. Erçek Gölü’nden de kuzeye yanlışsız gidiyorlar. Bu fay çizgisi önümüzdeki yüz yılda küçük ve büyük sarsıntılar üretmeye devam edecektir” diye konuştu.
“Çok besbelli gaz çıkışları görüyoruz”
Birebir bölgede meydana gelen küçük ve büyük sarsıntıların izlerini Erçek Gölü’nün Jeofiziği Projesi’nde gördüklerine dikkat çeken Toker, kelamlarını şu biçimde sürdürdü:
“Erçek Gölü’nde yüksek çözünürlüklü göl sismiği yaptık. Erçek Gölü’nün kuzey ve kuzey batısında epeyce bariz gaz çıkışları görüyoruz. Küçük ve büyük sarsıntıların ürettiği gerilim ve bölgenin sıkışmalı tektonik yapısından kaynaklı olarak göl tabanındaki gazın sıkışarak dışarı gerçek çıktığını görüyoruz. Erçek Gölü’nde büyük oranda zelzele potansiyeli barındırdığı bu gaz çıkışlarında epeyce net bir biçimde anlaşılıyor. Gaz çıkışlarını takip ettiğimizde, gaz çıkışı güzergahının kuzeye yanlışsız ve beraberinde batıya yanlışsız olduğunu da haritaladık. Erçek Gölü’ndeki gaz çıkışları, Çarpanak Yarımadası’nda meydana gelen küçük zelzele fırtınalarının bölgenin yükselmekte, sıkışmakta ve kırılması gereken fayların hala var olduğunu göstermektedir. ötürüsıyla gelecekte buralarda bir daha büyük zelzele potansiyeli bulunmaktadır. Lakin son günlerde meydana gelen sarsıntı fırtınalarına bakarak büyük bir zelzele olacağını söylememiz mümkün değildir.”
(YLM-MSA-Y)