semaver
New member
Ticaret Bakanı Mehmet Muş, 7. Memleketler arası İzmir İş Günleri’nde “Ticaret ve Lojistik Ekseninde Döngüsel İktisat ve Yeşil Mutabakat” başlığı altında çevrim içi gerçekleştirilen açılış programına katıldı.
İklim değişikliğinin yaygınlaştığı, ağırlaştığı ve hızlandığına işaret eden Muş, yangın, kasırga, sel, kuraklık üzere felaketlerin bilhassa son senelerda artarak insanoğlunu daha epeyce tehdit eder hale geldiğini vurguladı.
“DÜNYADA SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK ÖN PLANA ÇIKTI”
Muş, koronavirüs ve iklim değişikliğiyle gayretin dünyada sürdürülebilirliği ön plana çıkardığını tabir ederek, “Bu noktada, tüm dünya ekonomileri nezdinde sürdürülebilirlik, yeşil dönüşüm ve döngüsel iktisat kavramları öne çıkmakta, AB tarafınca açıklanan Yeşil Mutabakat Stratejisi de öncü ve kapsamlı bir evrak olarak kıymetlendirilmektedir. Bu sebepledir ki bu yılki temamızı Ticaret ve Lojistik Ekseninde Döngüsel İktisat ve Yeşil Mutabakat olarak belirlemiş bulunmaktayız.” değerlendirmesinde bulundu.
AB’nin 11 Aralık 2019’da deklare ettiğı Avrupa Yeşil Mutabakatı ile 2050’de iklim-nötr birinci kıta olma gayesini ortaya koyduğunun altını çizen Muş, “AB, bu gayeye ulaşmak için yeni bir büyüme stratejisi benimsemekte ve endüstriden finansmana, güçten ulaştırmaya uzanan bir dizi alanda siyasetlerini iklim değişikliği ekseninde bir daha şekillendirmektedir. Bu manada, Avrupa Yeşil Mutabakatı, Tek Pazar’ın tesisinden bu yana AB’nin en büyük değişimidir.” diye konuştu.
“YEŞİL DÖNÜŞÜM GAYELERİ, MEMLEKETLER ARASI TOPLUM NEZDİNDE DOMİNO TESİRİ YARATTI”
Muş, AB’nin başta hudutta karbon düzenlemesi olmak üzere, tüm siyaset alanlarında yeşil, kaynak-etkin, kapsayıcı ve sürdürülebilir bir iktisada geçiş için kararlı ve esaslı değişiklikler yaptığına işaret ederek, yeşil dönüşüm maksatlarının, memleketler arası toplum nezdinde domino tesiri yarattığını ve global ticaretin tüm önde gelen aktörlerini emsal strateji ve maksatlar açıklamaya teşvik ettiğini belirtti.
YEŞİL MUTABAKAT KAPSAMINDA ULAŞTIRMA VE LOJİSTİK
Muş, iklim değişikliği ile gayret siyasetlerinin odağında yer alan öncelikli alanlar içinde ulaşımın geldiğine işaret ederek, gerek memleketler arası ticaretin yüksek hacmi gerekse de tüm dünyada artan hareketlilikle ulaştırma dalından kaynaklanan emisyonların global sera gazı salınımı içerisindeki hissesinin giderek arttığını söylemiş oldu.
“ULAŞTIRMA KESİMİNDE 2050 YILI PRESTİJİYLE YÜZDE 90 EMİSYON AZALTIMI HEDEFLENDİ”
Avrupa Yeşil Mutabakatı ile Avrupa sera gazı salınımlarının dörtte birini oluşturan ulaştırma kesiminde 2050 yılı prestijiyle yüzde 90 emisyon azaltımı hedeflendiğinin altını çizen Muş, bu maksat doğrultusunda kara yolu nakliyatının, demir yolu ve su yolları üzere daha sürdürülebilir ve etraf dostu ulaşım biçimlerine kaydırılmasının gündemde olduğunu vurguladı.
ULAŞTIRMA VE LOJİSTİK BÖLÜMLERİNDE YAPISAL VE KÖKTEN BİR DÖNÜŞÜME GEREK DUYULACAK
Muş, gelecek devirde, ulaştırma ve lojistik kesimlerinin global şartlar uyarınca yapısal ve kökten bir dönüşüme gerek duyacağına dikkati çekerek, “En kıymetli ihracat pazarımız olan AB’ye fiziki yakınlığımızın yanı sıra, ulaştırma ve lojistik kesimimizin dinamizmini de göz önüne aldığımızda, tüm bu gelişmelerin ülkemiz için yalnızca bir tehdit manasına gelmediği, bununla birlikte düşük karbonlu bir iktisada geçiş için kıymetli fırsatları da içerdiği aşikardır.” tabirini kullandı.
“DÖNGÜSEL İKTİSAT KAVRAMI ORTAYA ÇIKTI”
Avrupa Yeşil Mutabakatı ekseninde, yeşil dönüşümün destek noktalarından birisi olarak döngüsel iktisat teriminin ortaya çıktığını belirten Muş, “Günümüzde mamüllerin üretimi, kullanılması ve atılması süreçlerini kapsayan doğrusal iktisat modeline dayanan üretim-tüketim yapısının, yerini giderek döngüsel iktisat modeline bıraktığını görüyoruz. bu biçimdece dünyada, atığın geri dönüştürülerek bir daha değerlendirildiği, kaynak verimliliğinin temin edildiği ve ham unsur maliyetinin azaltıldığı, sürdürülebilir ve yenilikçilik temelli bir sistem tesis ediliyor. Bu yaklaşım ile bir yandan materyal ve kaynakların kullanımları daha sonrasında eser döngüsüne geri kazandırılması yoluyla eserin pahası korunmakta, öbür yandan atık ölçüsü minimum düzeyde tutulmaktadır.” diye konuştu.
“AVRUPA YEŞİL MUTABAKAT ADIMLARI HAKKINDA BAKAN YARDIMCILARI SEVİYESİNDE BİR ÇALIŞMA KÜMESİ KURDUK”
“Avrupa Yeşil Mutabakatı’nın açıklanmasının çabucak akabinde, AB tarafınca atılacak adımların memleketler arası ticarette ve AB’ye ihracatımızda oyunun kurallarını değiştirecek yapıda olduğunu öngorerek, ülkemizde atılabilecek adımları tespit etmek hedefiyle, Bakanlığımız eş güdümünde ilgili tüm kurumların iştirakiyle, bakan yardımcıları seviyesinde bir çalışma kümesi kurduk. Çalışma kümemiz, gerek üst seviye gerek teknik seviyede, özel dal ile istişare halinde halihazırda çalışmalarını sürdürmektedir. Bu çerçevede, çalışma kümemizin birinci çıktısı olarak Yeşil Mutabakat Aksiyon Planı’na ait 2021/15 Sayılı Cumhurbaşkanlığı Genelgesi, 16 Temmuz 2021 tarihindeki Resmi Gazete’de yayınlandı. Kelam konusu genelge ile bundan daha sonra Avrupa Yeşil Mutabakatı kapsamındaki gelişmelerin takibine ve aksiyon planımızın hayata geçirilmesine ait çalışmalarımızı fazlaca daha aktif ve sistemli bir biçimde yürüteceğimize inanıyorum.”
İklim değişikliğinin yaygınlaştığı, ağırlaştığı ve hızlandığına işaret eden Muş, yangın, kasırga, sel, kuraklık üzere felaketlerin bilhassa son senelerda artarak insanoğlunu daha epeyce tehdit eder hale geldiğini vurguladı.
“DÜNYADA SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK ÖN PLANA ÇIKTI”
Muş, koronavirüs ve iklim değişikliğiyle gayretin dünyada sürdürülebilirliği ön plana çıkardığını tabir ederek, “Bu noktada, tüm dünya ekonomileri nezdinde sürdürülebilirlik, yeşil dönüşüm ve döngüsel iktisat kavramları öne çıkmakta, AB tarafınca açıklanan Yeşil Mutabakat Stratejisi de öncü ve kapsamlı bir evrak olarak kıymetlendirilmektedir. Bu sebepledir ki bu yılki temamızı Ticaret ve Lojistik Ekseninde Döngüsel İktisat ve Yeşil Mutabakat olarak belirlemiş bulunmaktayız.” değerlendirmesinde bulundu.
AB’nin 11 Aralık 2019’da deklare ettiğı Avrupa Yeşil Mutabakatı ile 2050’de iklim-nötr birinci kıta olma gayesini ortaya koyduğunun altını çizen Muş, “AB, bu gayeye ulaşmak için yeni bir büyüme stratejisi benimsemekte ve endüstriden finansmana, güçten ulaştırmaya uzanan bir dizi alanda siyasetlerini iklim değişikliği ekseninde bir daha şekillendirmektedir. Bu manada, Avrupa Yeşil Mutabakatı, Tek Pazar’ın tesisinden bu yana AB’nin en büyük değişimidir.” diye konuştu.
“YEŞİL DÖNÜŞÜM GAYELERİ, MEMLEKETLER ARASI TOPLUM NEZDİNDE DOMİNO TESİRİ YARATTI”
Muş, AB’nin başta hudutta karbon düzenlemesi olmak üzere, tüm siyaset alanlarında yeşil, kaynak-etkin, kapsayıcı ve sürdürülebilir bir iktisada geçiş için kararlı ve esaslı değişiklikler yaptığına işaret ederek, yeşil dönüşüm maksatlarının, memleketler arası toplum nezdinde domino tesiri yarattığını ve global ticaretin tüm önde gelen aktörlerini emsal strateji ve maksatlar açıklamaya teşvik ettiğini belirtti.
YEŞİL MUTABAKAT KAPSAMINDA ULAŞTIRMA VE LOJİSTİK
Muş, iklim değişikliği ile gayret siyasetlerinin odağında yer alan öncelikli alanlar içinde ulaşımın geldiğine işaret ederek, gerek memleketler arası ticaretin yüksek hacmi gerekse de tüm dünyada artan hareketlilikle ulaştırma dalından kaynaklanan emisyonların global sera gazı salınımı içerisindeki hissesinin giderek arttığını söylemiş oldu.
“ULAŞTIRMA KESİMİNDE 2050 YILI PRESTİJİYLE YÜZDE 90 EMİSYON AZALTIMI HEDEFLENDİ”
Avrupa Yeşil Mutabakatı ile Avrupa sera gazı salınımlarının dörtte birini oluşturan ulaştırma kesiminde 2050 yılı prestijiyle yüzde 90 emisyon azaltımı hedeflendiğinin altını çizen Muş, bu maksat doğrultusunda kara yolu nakliyatının, demir yolu ve su yolları üzere daha sürdürülebilir ve etraf dostu ulaşım biçimlerine kaydırılmasının gündemde olduğunu vurguladı.
ULAŞTIRMA VE LOJİSTİK BÖLÜMLERİNDE YAPISAL VE KÖKTEN BİR DÖNÜŞÜME GEREK DUYULACAK
Muş, gelecek devirde, ulaştırma ve lojistik kesimlerinin global şartlar uyarınca yapısal ve kökten bir dönüşüme gerek duyacağına dikkati çekerek, “En kıymetli ihracat pazarımız olan AB’ye fiziki yakınlığımızın yanı sıra, ulaştırma ve lojistik kesimimizin dinamizmini de göz önüne aldığımızda, tüm bu gelişmelerin ülkemiz için yalnızca bir tehdit manasına gelmediği, bununla birlikte düşük karbonlu bir iktisada geçiş için kıymetli fırsatları da içerdiği aşikardır.” tabirini kullandı.
“DÖNGÜSEL İKTİSAT KAVRAMI ORTAYA ÇIKTI”
Avrupa Yeşil Mutabakatı ekseninde, yeşil dönüşümün destek noktalarından birisi olarak döngüsel iktisat teriminin ortaya çıktığını belirten Muş, “Günümüzde mamüllerin üretimi, kullanılması ve atılması süreçlerini kapsayan doğrusal iktisat modeline dayanan üretim-tüketim yapısının, yerini giderek döngüsel iktisat modeline bıraktığını görüyoruz. bu biçimdece dünyada, atığın geri dönüştürülerek bir daha değerlendirildiği, kaynak verimliliğinin temin edildiği ve ham unsur maliyetinin azaltıldığı, sürdürülebilir ve yenilikçilik temelli bir sistem tesis ediliyor. Bu yaklaşım ile bir yandan materyal ve kaynakların kullanımları daha sonrasında eser döngüsüne geri kazandırılması yoluyla eserin pahası korunmakta, öbür yandan atık ölçüsü minimum düzeyde tutulmaktadır.” diye konuştu.
“AVRUPA YEŞİL MUTABAKAT ADIMLARI HAKKINDA BAKAN YARDIMCILARI SEVİYESİNDE BİR ÇALIŞMA KÜMESİ KURDUK”
“Avrupa Yeşil Mutabakatı’nın açıklanmasının çabucak akabinde, AB tarafınca atılacak adımların memleketler arası ticarette ve AB’ye ihracatımızda oyunun kurallarını değiştirecek yapıda olduğunu öngorerek, ülkemizde atılabilecek adımları tespit etmek hedefiyle, Bakanlığımız eş güdümünde ilgili tüm kurumların iştirakiyle, bakan yardımcıları seviyesinde bir çalışma kümesi kurduk. Çalışma kümemiz, gerek üst seviye gerek teknik seviyede, özel dal ile istişare halinde halihazırda çalışmalarını sürdürmektedir. Bu çerçevede, çalışma kümemizin birinci çıktısı olarak Yeşil Mutabakat Aksiyon Planı’na ait 2021/15 Sayılı Cumhurbaşkanlığı Genelgesi, 16 Temmuz 2021 tarihindeki Resmi Gazete’de yayınlandı. Kelam konusu genelge ile bundan daha sonra Avrupa Yeşil Mutabakatı kapsamındaki gelişmelerin takibine ve aksiyon planımızın hayata geçirilmesine ait çalışmalarımızı fazlaca daha aktif ve sistemli bir biçimde yürüteceğimize inanıyorum.”