Çankakkale Kemer köyü sınırlarındaki 2 bin 700 yıllık liman kenti Parionda, 2005 yılında kurtarma kazısıyla başlayan çalışmalar, 2015 yılından itibaren Ondokuz Mayıs Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Vedat Keleş başkanlığındaki takım ile sürdürülüyor. Kültür ve Turizm Bakanlığı, Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü’nün müsaadesiyle, Türk Tarih Kurumu ve İçdaş A.Ş. resmi sponsorluğunda, Kültür ve Turizm Bakanlığının 2 yıl evvelki sonucuyla hafriyat çalışmalarının 12 aya çıkarıldığı antik kentler içinde yer alan Parionda, çalışmalar 4 Nisan’da başladı. Bu yıl Parion kazılarında Moskova İktisat Yüksek Okulu Klasik ve Tabiat Araştırmaları Enstitüsü’nden bir takım de çalışmalarda yer aldı.
Ondokuz Mayıs Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Kısmı Lideri Prof. Dr. Vedat Keleş başkanlığında yürütülen hafriyatlarda, yeni buluntular ortaya çıktı. Bu buluntuların en değişik olanı ise Roma devrine ilişkin 1900 yıllık mezar steli oldu.
Parion Antik Kenti’ndeki hafriyat çalışmalarının agora ve kentin güney nekropolünde gerçekleştiğini belirten Prof. Dr. Vedat Keleş, “Bu yılki hafriyat çalışmalarımızın en hoş buluntusu güney nekropoli alanında ele geçti. Yaklaşık 1900 yıllık bir eser olduğunu düşünüyoruz” dedi.
Prof. Keleş, “Mezar stelinin çıktığı alanı bilimsel ismiyle Anıt Mezar-6 olarak isimlendirdik. Mezar stelimizin ölçüleri 1 metre boyutlarında, mezar stelinde sol taraftan bir bayan figürü, sağ tarafta ise erkek figürü var. Bayan figürünün gerisinde onun hizmetçisi, erkek figürünün ardında ise onun hizmetçileri var” diye konuştu.
TROYA MÜZESİ’NE GİDECEK
Prof. Vedat Keleş şu biçimde devam etti:
“Erkek kişinin üst tarafınca özel eşyaları, kitapları sandığı, hanımın üst tarafında kalathos yer almakta. Erkek figürünün ön tarafınca üzüm ve meyvelerin yer aldığı bir sehpa var. Altta da iki satırlık bir yazı var. Yazıtta şu biçimde söylüyor; ‘Lucius azatlısı Lucius Furnius Lesbonax, bu steli kendisi ve azatlısı eşi Lucius Furnia Sympnerusa ismine hayattayken adadı’ halinde bir ibare var. Buradan mezar sahibinin ikisinin de başlangıçta köle olduklarını çabucak sonrasında Roma devrinde bunlara özgürlüklerinin verildiğini anlıyoruz. Köle oldukları zamanki isimleri birinin lesbonax, ötekinin ki Sympnerusa. Roma vatandaşlığı kazandıktan daha sonra aldıkları isim ise birinin Lucius Furnius, ötekinin ki de Lucius Furnia ismini almışlar. Bunların isimden dolayı kökeninin de bugünkü Midilli Adası’ndan buraya gelmiş olduklarını bize gösteriyor. Bu mezarda iki kişinin ismi geçiyor. Yapmış olduğumuz çalışmalarda dört gömü evresinde 10 tane birey ele geçti. Bu bireylerin yanında çeşitli meyyit ikramları de bulundu. Bu mezar bize Parion Antik Kenti’ndeki Roma kolonizasyon devrinde yani milattan daha sonra 1’inci yüzyılda nelerin olduğunu, kimlerin yaşadığını ya da toplumsal hayatın nasıl olduğu noktasında bilgi veriyor.”
Prof. Dr. Vedat Keleş, bu yapıtın gelecek yıl, paklığı yapıldıktan daha sonra sergilenmek üzere Troya Müzesi’ne gideceğini de kelamlarına ekledi.
(DHA)
Ondokuz Mayıs Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Kısmı Lideri Prof. Dr. Vedat Keleş başkanlığında yürütülen hafriyatlarda, yeni buluntular ortaya çıktı. Bu buluntuların en değişik olanı ise Roma devrine ilişkin 1900 yıllık mezar steli oldu.
Parion Antik Kenti’ndeki hafriyat çalışmalarının agora ve kentin güney nekropolünde gerçekleştiğini belirten Prof. Dr. Vedat Keleş, “Bu yılki hafriyat çalışmalarımızın en hoş buluntusu güney nekropoli alanında ele geçti. Yaklaşık 1900 yıllık bir eser olduğunu düşünüyoruz” dedi.
Prof. Keleş, “Mezar stelinin çıktığı alanı bilimsel ismiyle Anıt Mezar-6 olarak isimlendirdik. Mezar stelimizin ölçüleri 1 metre boyutlarında, mezar stelinde sol taraftan bir bayan figürü, sağ tarafta ise erkek figürü var. Bayan figürünün gerisinde onun hizmetçisi, erkek figürünün ardında ise onun hizmetçileri var” diye konuştu.
TROYA MÜZESİ’NE GİDECEK
Prof. Vedat Keleş şu biçimde devam etti:
“Erkek kişinin üst tarafınca özel eşyaları, kitapları sandığı, hanımın üst tarafında kalathos yer almakta. Erkek figürünün ön tarafınca üzüm ve meyvelerin yer aldığı bir sehpa var. Altta da iki satırlık bir yazı var. Yazıtta şu biçimde söylüyor; ‘Lucius azatlısı Lucius Furnius Lesbonax, bu steli kendisi ve azatlısı eşi Lucius Furnia Sympnerusa ismine hayattayken adadı’ halinde bir ibare var. Buradan mezar sahibinin ikisinin de başlangıçta köle olduklarını çabucak sonrasında Roma devrinde bunlara özgürlüklerinin verildiğini anlıyoruz. Köle oldukları zamanki isimleri birinin lesbonax, ötekinin ki Sympnerusa. Roma vatandaşlığı kazandıktan daha sonra aldıkları isim ise birinin Lucius Furnius, ötekinin ki de Lucius Furnia ismini almışlar. Bunların isimden dolayı kökeninin de bugünkü Midilli Adası’ndan buraya gelmiş olduklarını bize gösteriyor. Bu mezarda iki kişinin ismi geçiyor. Yapmış olduğumuz çalışmalarda dört gömü evresinde 10 tane birey ele geçti. Bu bireylerin yanında çeşitli meyyit ikramları de bulundu. Bu mezar bize Parion Antik Kenti’ndeki Roma kolonizasyon devrinde yani milattan daha sonra 1’inci yüzyılda nelerin olduğunu, kimlerin yaşadığını ya da toplumsal hayatın nasıl olduğu noktasında bilgi veriyor.”
Prof. Dr. Vedat Keleş, bu yapıtın gelecek yıl, paklığı yapıldıktan daha sonra sergilenmek üzere Troya Müzesi’ne gideceğini de kelamlarına ekledi.
(DHA)