Ganalı ressam Daniel Anum Jasper, Paul Newman’dan John Travolta’ya bir hayli aktörün sinemasının afişini bir daha yorumladı, Jasper artık yabancı bir koleksiyoncu tarafınca bir daha keşfedildi.
1970’lerin sonundan 1990’lara kadar Gana, gezen seyyar sinemalar için hazırlanan afişlere şahit oldu. Yerli sanatkarlar, birçok vakit afişini bile görmedikleri sinemaları izleyerek ya da yalnızca özetlerini okuyarak kendi hayâl güçleriyle yeni afişler hazırladılar. Ya bir perde ya da çuvallar üzerine yaptıkları afişler pek istek görmese de ve vakit içinde seyyar sinema olayı büsbütün bitince unutulup gitse de yurt haricinden ilgi görmeye devam ediyor.
Jasper da bu geleneğin öncülerinden bir tanesiydi ve son 30 yıldır diğer maksatlarla kullanılan un çuvallarına sinema afişleri çiziyor. Lakin, bir vakit içinder insanların tiyatro koltukları için yaygara kopardığı piyasa da değişti. Jasper, “İnsanlar artık telefonlarının rahatlığında izleyebiliyorlar; bir sinema izlemek için dışarı çıkmakla ilgilenmiyorlar” dedi.
Şimdilerde modası geçmiş üzere görünse de milletlerarası alanda elle boyanmış bu posterlere sahip olmaya artan bir ilgi olduğunu söylüyor Jasper: “Şimdi onları özel odalara asıyorlar ya da stantlarda sergiliyorlar.”
İnternetin yükselişi ile Gana’nın bağımsız sinemaları belirsizliğe düştü. Fakat Jasper’ın çalışmaları, afişlerin Afrika sanatında belli bir devrin eşsiz temsilleri olarak değerlendirildiği Amerika Birleşik Devletleri de dahil olmak üzere yurt haricinde ilgi gördü.
Gana’daki Ashesi Üniversitesi’nde pop kültürü antropolojisi profesörü olan Joseph Oduro-Frimpong, Jasper’ın birkaç tablosuna sahip. Posterlerini bu yıl üniversitede açılacak Afrika Tanınan Kültür Merkezi’nde sergilemeyi planlıyor ve insanların bunların tarihi değerini takdir etmelerini umduğunu söylemiş oldu:
“normal olarak posterlerin estetik bir pahası var, biz onları öğrencilerle sohbet etmek için kullanıyoruz” dedi.
1970’lerin sonundan 1990’lara kadar Gana, gezen seyyar sinemalar için hazırlanan afişlere şahit oldu. Yerli sanatkarlar, birçok vakit afişini bile görmedikleri sinemaları izleyerek ya da yalnızca özetlerini okuyarak kendi hayâl güçleriyle yeni afişler hazırladılar. Ya bir perde ya da çuvallar üzerine yaptıkları afişler pek istek görmese de ve vakit içinde seyyar sinema olayı büsbütün bitince unutulup gitse de yurt haricinden ilgi görmeye devam ediyor.
Jasper da bu geleneğin öncülerinden bir tanesiydi ve son 30 yıldır diğer maksatlarla kullanılan un çuvallarına sinema afişleri çiziyor. Lakin, bir vakit içinder insanların tiyatro koltukları için yaygara kopardığı piyasa da değişti. Jasper, “İnsanlar artık telefonlarının rahatlığında izleyebiliyorlar; bir sinema izlemek için dışarı çıkmakla ilgilenmiyorlar” dedi.
Şimdilerde modası geçmiş üzere görünse de milletlerarası alanda elle boyanmış bu posterlere sahip olmaya artan bir ilgi olduğunu söylüyor Jasper: “Şimdi onları özel odalara asıyorlar ya da stantlarda sergiliyorlar.”
İnternetin yükselişi ile Gana’nın bağımsız sinemaları belirsizliğe düştü. Fakat Jasper’ın çalışmaları, afişlerin Afrika sanatında belli bir devrin eşsiz temsilleri olarak değerlendirildiği Amerika Birleşik Devletleri de dahil olmak üzere yurt haricinde ilgi gördü.
Gana’daki Ashesi Üniversitesi’nde pop kültürü antropolojisi profesörü olan Joseph Oduro-Frimpong, Jasper’ın birkaç tablosuna sahip. Posterlerini bu yıl üniversitede açılacak Afrika Tanınan Kültür Merkezi’nde sergilemeyi planlıyor ve insanların bunların tarihi değerini takdir etmelerini umduğunu söylemiş oldu:
“normal olarak posterlerin estetik bir pahası var, biz onları öğrencilerle sohbet etmek için kullanıyoruz” dedi.