Tahran’daki alışılmadık “Kedi Müzesi” insanların kedilerle bağını güçlendiriyor
VAN (AA) – İran‘ın başşehri Tahran‘daki alışılmadık “Kedi Müzesi” insanların, minik dostları hakkında daha fazla bilgi edinmesine ve bilhassa çocukların hayvanlarla sevgi bağı kurmasına yardımcı oluyor.
Tahran’ın Kişaverzi Bulvarı’nda yaklaşık 200 metrekarelik alanda iki yıl evvel açılan ve duvarları kedi fotoğraflarıyla süslenen müze çeşitli çeşitlerde onlarca kediye de konut sahipliği yapıyor. Müzede konukları karşılayan yaklaşık 30 kedi var.
İran İrşad ve Kültür Bakanlığının müsaadesiyle açılan 2 katlı müzenin bir kısmı ziyaretçilerin keyifli vakit geçirmesi için kafeye ayrılmış ve kedi fotoğraflarıyla donatılmış.
Örneğine fazla rastlanmayan bu müze, insanların kedilerle bağını güçlendiriyor. Van kedisinin de bulunduğu müzeyi ziyaret edenler, kedileri görmek istediklerinde kafeden mamalarını alıp üst çıkıyor.
İranlı Şair Ubeyd Zakani’nin “Fare ve Kedi” öyküsünün fotoğraflarla canlandırılması da müzenin renkli bir özelliği olarak dikkati çekiyor.
“İnsan ile kedi içindeki ilgiyi daha yakından göstermek istedik”
Müze Sorumlusu Hüseyin Hemledari, bu biçimde bir yer açmaya nasıl karar verdiklerini AA muhabirine anlattı.
Hemledari, “Burayı kurmaktaki gayemiz evvela bir kültür oluşturmaktı. Yüzsenelerdır kedilerle bir ortada yaşıyoruz fakat onları fazla tanımıyoruz. Kedileri daha yakından tanımak ve haklarına bilgi sahibi olmak için bu biçimde bir fikir geliştirdik.” tabirlerini kullandı.
Kedi Müzesinin ayrıyeten tarihi bir tarafı olduğunu lisana getiren Hemledari, şunları söylemiş oldu:
“Kedilerin vücutlarının yanı sıra duvarlara çizdiğimiz fotoğraflarla insan ile kedi içindeki bağlantıyı daha yakından göstermek istedik. Bu irtibatın tarihi bir istikameti var. Bu tüm milletler için bu biçimde. Kedilere ve hayvanlara karşı sevgi besleyen toplumlar şiddete de aralıklı olur. İran ve dünya edebiyatında kedilerin fazlaca bariz bir yeri vardır. Bunun yanında kedileri seven biroldukca edebiyatçı ve muharrir vardır.”
Kedi fobisi olan ve hayvanları sevmeyen bireylerin de müzeyi gezdiğini ve tavırlarının değiştiğini söyleyen Hemledari, hayvan sevgisini yaygınlaştırmak için efor gösterdiklerini söz etti.
Dünya edebiyatında olduğu üzere klasik İran edebiyatında da kedi ve farelerle ünlenen birfazlaca yer ve eser olduğunu hatırlatan Hemledari, şu biçimde devam etti:
“Hayvan sevgisi toplumun başka fertlerine karşı saygıyı da artırıyor. Tahran’da kedi dostlarının sayısı epeyce fazla. Kedileri koruyanlar bu projeyi destekledi. O niçinle müze epey ilgi görüyor. Gelenler yeni fikirler veriyor ve buranın daha da gelişmesi için yardımcı oluyor. Bayanlar daha hayli ilgi gösteriyor. Gençler ve çocuklar da geliyor. Daha fazla 30 yaş altı geliyor.”
Çocukların kedilerle bağ kurmasını sağlıyor
Ziyaretçilerden Tatlı Sultani, müzeyi Instagram sayfasında gördüğünü ve oğluyla bir arada geldiğini söylemiş oldu.
Sultani, “Çok enteresan ve hoş bir yer. Oğlum hayvanları seviyor o yüzden buraya getirdim. Kedileri hayli sevdi ve yeniden tekrar görmek istedi. Bir türlü ayrılmak istemedi. Ben de çocukken kedileri severdim.” diye konuştu.
Nahid Merdani ise hislerini şu biçimde lisana getirdi:
“Çok hoş bir yer, beğendim. Hayvanları seviyorum, bilhassa de kedilere büyük ilgim var. Kızımın burayı görmesi ve hayvanlara aşina olması için geldik. çabucak hemen çocukken hayvan sevgisi meleke haline gelsin diye bu tıp yerlere getiriyorum.”
VAN (AA) – İran‘ın başşehri Tahran‘daki alışılmadık “Kedi Müzesi” insanların, minik dostları hakkında daha fazla bilgi edinmesine ve bilhassa çocukların hayvanlarla sevgi bağı kurmasına yardımcı oluyor.
Tahran’ın Kişaverzi Bulvarı’nda yaklaşık 200 metrekarelik alanda iki yıl evvel açılan ve duvarları kedi fotoğraflarıyla süslenen müze çeşitli çeşitlerde onlarca kediye de konut sahipliği yapıyor. Müzede konukları karşılayan yaklaşık 30 kedi var.
İran İrşad ve Kültür Bakanlığının müsaadesiyle açılan 2 katlı müzenin bir kısmı ziyaretçilerin keyifli vakit geçirmesi için kafeye ayrılmış ve kedi fotoğraflarıyla donatılmış.
Örneğine fazla rastlanmayan bu müze, insanların kedilerle bağını güçlendiriyor. Van kedisinin de bulunduğu müzeyi ziyaret edenler, kedileri görmek istediklerinde kafeden mamalarını alıp üst çıkıyor.
İranlı Şair Ubeyd Zakani’nin “Fare ve Kedi” öyküsünün fotoğraflarla canlandırılması da müzenin renkli bir özelliği olarak dikkati çekiyor.
“İnsan ile kedi içindeki ilgiyi daha yakından göstermek istedik”
Müze Sorumlusu Hüseyin Hemledari, bu biçimde bir yer açmaya nasıl karar verdiklerini AA muhabirine anlattı.
Hemledari, “Burayı kurmaktaki gayemiz evvela bir kültür oluşturmaktı. Yüzsenelerdır kedilerle bir ortada yaşıyoruz fakat onları fazla tanımıyoruz. Kedileri daha yakından tanımak ve haklarına bilgi sahibi olmak için bu biçimde bir fikir geliştirdik.” tabirlerini kullandı.
Kedi Müzesinin ayrıyeten tarihi bir tarafı olduğunu lisana getiren Hemledari, şunları söylemiş oldu:
“Kedilerin vücutlarının yanı sıra duvarlara çizdiğimiz fotoğraflarla insan ile kedi içindeki bağlantıyı daha yakından göstermek istedik. Bu irtibatın tarihi bir istikameti var. Bu tüm milletler için bu biçimde. Kedilere ve hayvanlara karşı sevgi besleyen toplumlar şiddete de aralıklı olur. İran ve dünya edebiyatında kedilerin fazlaca bariz bir yeri vardır. Bunun yanında kedileri seven biroldukca edebiyatçı ve muharrir vardır.”
Kedi fobisi olan ve hayvanları sevmeyen bireylerin de müzeyi gezdiğini ve tavırlarının değiştiğini söyleyen Hemledari, hayvan sevgisini yaygınlaştırmak için efor gösterdiklerini söz etti.
Dünya edebiyatında olduğu üzere klasik İran edebiyatında da kedi ve farelerle ünlenen birfazlaca yer ve eser olduğunu hatırlatan Hemledari, şu biçimde devam etti:
“Hayvan sevgisi toplumun başka fertlerine karşı saygıyı da artırıyor. Tahran’da kedi dostlarının sayısı epeyce fazla. Kedileri koruyanlar bu projeyi destekledi. O niçinle müze epey ilgi görüyor. Gelenler yeni fikirler veriyor ve buranın daha da gelişmesi için yardımcı oluyor. Bayanlar daha hayli ilgi gösteriyor. Gençler ve çocuklar da geliyor. Daha fazla 30 yaş altı geliyor.”
Çocukların kedilerle bağ kurmasını sağlıyor
Ziyaretçilerden Tatlı Sultani, müzeyi Instagram sayfasında gördüğünü ve oğluyla bir arada geldiğini söylemiş oldu.
Sultani, “Çok enteresan ve hoş bir yer. Oğlum hayvanları seviyor o yüzden buraya getirdim. Kedileri hayli sevdi ve yeniden tekrar görmek istedi. Bir türlü ayrılmak istemedi. Ben de çocukken kedileri severdim.” diye konuştu.
Nahid Merdani ise hislerini şu biçimde lisana getirdi:
“Çok hoş bir yer, beğendim. Hayvanları seviyorum, bilhassa de kedilere büyük ilgim var. Kızımın burayı görmesi ve hayvanlara aşina olması için geldik. çabucak hemen çocukken hayvan sevgisi meleke haline gelsin diye bu tıp yerlere getiriyorum.”