ZAFER Baykal, 46 yıllık hayatının büyük kısmını sanata adamış bir isim… Hem ferdî birebir vakitte akademik çalışmalar yürüten Baykal, bugüne kadar fotoğraf, müzik ve edebiyat alanında eserler ortaya çıkardı. Baykal son 16 yıldır ise kendisini müzik ve ritmin dünyasına teslim etmiş durumda. Baykal, “İçimde çocukluktan gelen bir müzik sevgisi var. Babam bana bağlama çalmayı öğretti lakin ben ondan saklı kapalı bağlamayı ritim aleti olarak kullandım. Okulda yoklama defteri ile konutta eşyalarla ritim tutardım. Üniversitede de arkadaşlarımın gitarlarını alarak telleriyle ritim yapıyordum. İçimde her vakit farklı bir ritim arayışları vardı” dedi.
PET ŞİŞELERLE BAŞLADI
Baykal, enstrüman imaline ise 5 litrelik pet şişeleri kesip ritim aletine çevirmekle başlamış. Akabinde su damacanası kullanan Baykal, Afrika’daki İgbo kabilesinin kullandığı Udu isimli enstrümandan etkilenerek bugüne kadar 32 çeşit enstrüman icat ettiğini söylemiş oldu.
Hayalim yalnızca kendi enstrümanlarımla konser vermek
BAYKAL icat ettiği enstürmanları ise şöyleki anlattı:
“İcat ettiğim her enstrüman farklı sesler çıkarıyor. Bu enstrümanların hepsi bana has ve dünyada diğer bir eşi yok. Elim her çamura değdiği vakit bir müzik aleti üretiyorum. Birinci ürettiğim müzik aleti ise Zafudu ismini verdiğim bir enstrümandır” dedi.
Ürettiği enstrümanlardan şu anda yalnızca 6 adedini birebir anda sahnede çaldığını söyleyen Baykal, “Yurt içi ve yurt dışı konserlere katıldım. İsviçre ve Bükreş’te konserler verdim. Ayrıyeten konserlerin yanında yaptığım enstrümanları tanıtan stantlar açtım, konferanslar verdim. Bu enstrümanlar her müzik kısmında kullanılabilir. Bu müzik aletleriyle klasik müzik de çaldım, türkü de çaldım. Caz yapanlara eşlik ettim. Etnik müzik yaptım” tabirlerini kullandı. Sanatçı maksatlarını ise şöyleki sıraladı:
“Bu vakte kadar çeşitli konserler verdim. Fakat birinci hayalim 120 kişilik bir koroda yalnızca benim enstrümanlarımın çaldığı büyük bir konser vermek. İkinci büyük hayalim ise kültür elçisi olmak.
PET ŞİŞELERLE BAŞLADI
Baykal, enstrüman imaline ise 5 litrelik pet şişeleri kesip ritim aletine çevirmekle başlamış. Akabinde su damacanası kullanan Baykal, Afrika’daki İgbo kabilesinin kullandığı Udu isimli enstrümandan etkilenerek bugüne kadar 32 çeşit enstrüman icat ettiğini söylemiş oldu.
Hayalim yalnızca kendi enstrümanlarımla konser vermek
BAYKAL icat ettiği enstürmanları ise şöyleki anlattı:
“İcat ettiğim her enstrüman farklı sesler çıkarıyor. Bu enstrümanların hepsi bana has ve dünyada diğer bir eşi yok. Elim her çamura değdiği vakit bir müzik aleti üretiyorum. Birinci ürettiğim müzik aleti ise Zafudu ismini verdiğim bir enstrümandır” dedi.
Ürettiği enstrümanlardan şu anda yalnızca 6 adedini birebir anda sahnede çaldığını söyleyen Baykal, “Yurt içi ve yurt dışı konserlere katıldım. İsviçre ve Bükreş’te konserler verdim. Ayrıyeten konserlerin yanında yaptığım enstrümanları tanıtan stantlar açtım, konferanslar verdim. Bu enstrümanlar her müzik kısmında kullanılabilir. Bu müzik aletleriyle klasik müzik de çaldım, türkü de çaldım. Caz yapanlara eşlik ettim. Etnik müzik yaptım” tabirlerini kullandı. Sanatçı maksatlarını ise şöyleki sıraladı:
“Bu vakte kadar çeşitli konserler verdim. Fakat birinci hayalim 120 kişilik bir koroda yalnızca benim enstrümanlarımın çaldığı büyük bir konser vermek. İkinci büyük hayalim ise kültür elçisi olmak.