semaver
New member
Antalya’nın Alanya ilçesinde, çiftçiler için çıkar kapısı olan tropikal meyve bahçeleri, 39 çeşit tropikal ve subtropikal meyve üreten bahçeleri ile turistler için de ziyaret edilecek yerler içinde yer alıyor.
YEMEK TURİZMİ İÇİN DEĞERLİ POTANSİYEL
İlçede, 2 bine yakın üreticinin yaklaşık 24 bin 553 dekarda hem agro (tarım turizmi) tıpkı vakitte gastro turizm (yemek turizmi) için kıymetli bir potansiyeli ortasında barındırıyor.
MEYVE BAHÇELERİ ALANYA’NIN TANITIMINA GİRDİ
Bu manada Alanya’nın yurt içi ve yurt dışı tanıtımlarına, tarih, kültür, deniz, kum, güneşin yanı sıra tropikal bahçelerin de eklenmesi isteniyor.
Üreticiler ile turizmciler, cazibe çeşitliliğinin artırılmasıyla ilçenin yıl boyunca turizm amacına daha da yaklaşacağına inanıyor.
Üreticiler ve turizmciler, muz, avokado, ejder meyvesi, mango, papaya, passiflora üzere tropikal meyve bahçelerinin projelerle alternatif turizm için yeni bir gelir kapısı olacağını düşünüyor.
“TARIM TURİZMİNİ DE PORTFÖYÜMÜZE ALDIK”
Alanya Turistik İşletmeciler Derneği (ALTİD) Lideri Burhan Sili de İspanya ve Yunanistan başta olmak üzere birfazlaca turizm ülkesinin agro turizmine ehemmiyet verdiğini lisana getirdi.
Türkiye’nin Alanya ile bu alanda avantajlı olduğunu belirten Sili, “Avrupa’da yetişmeyen tropikal meyvelerin elverişli iklimi niçiniyle Alanya’da yetiştiriliyor olması, kıymetlendirilmesi gereken bir durumdur. Spor, sıhhat, deniz, kum, güneş olgusunun yanı sıra tarım turizmini de portföyümüze aldık. Agro ve gastro turizmi ile farklı talepleri de karşılayarak dönemi genişletmek mümkün olacak.” formunda konuştu.
“YENİ TROPİKAL BAHÇELERİNİN AÇILMASI İÇİN ÇALIŞIYORUZ”
Alanya Ziraat Odası Lideri Tahir Göktepe ise Akdeniz kıyı şeridindeki Alanya’nın, mikro klima özelliğiyle ağır biçimde tropikal meyve yetiştirilen bir ilçe olduğunu kaydetti.
Burada muz ve avokadoyu öne aldıklarını lisana getiren Göktepe, daha sonrasında mango, ejder meyvesi, passiflaro ve papaya yetiştiriciliğinin de başladığını lisana getirdi.
Agro turizmde yalnızca tropikal mamüllerin akla gelmemesi gerektiğini tabir eden Göktepe, “Lavanta, safran, zencefil bahçelerinin kurulması da fazlaca önemli katkı sağlayacaktır. İlçemiz aslına bakarsan yazın epeyce önemli turist ağırlıyor. Gelen turistler burada Avrupa’da görme talihi bulamadıkları eserleri nazaranbiliyor. Bu da ilçemiz için kıymetli bir gelir kaynağı olabilir. Biz oda olarak esasen bir yıldır mahallî idarelerle yeni tropikal eser bahçeleri açılması için çalışıyoruz.” dedi.
YEMEK TURİZMİ İÇİN DEĞERLİ POTANSİYEL
İlçede, 2 bine yakın üreticinin yaklaşık 24 bin 553 dekarda hem agro (tarım turizmi) tıpkı vakitte gastro turizm (yemek turizmi) için kıymetli bir potansiyeli ortasında barındırıyor.
MEYVE BAHÇELERİ ALANYA’NIN TANITIMINA GİRDİ
Bu manada Alanya’nın yurt içi ve yurt dışı tanıtımlarına, tarih, kültür, deniz, kum, güneşin yanı sıra tropikal bahçelerin de eklenmesi isteniyor.
Üreticiler ile turizmciler, cazibe çeşitliliğinin artırılmasıyla ilçenin yıl boyunca turizm amacına daha da yaklaşacağına inanıyor.
Üreticiler ve turizmciler, muz, avokado, ejder meyvesi, mango, papaya, passiflora üzere tropikal meyve bahçelerinin projelerle alternatif turizm için yeni bir gelir kapısı olacağını düşünüyor.
“TARIM TURİZMİNİ DE PORTFÖYÜMÜZE ALDIK”
Alanya Turistik İşletmeciler Derneği (ALTİD) Lideri Burhan Sili de İspanya ve Yunanistan başta olmak üzere birfazlaca turizm ülkesinin agro turizmine ehemmiyet verdiğini lisana getirdi.
Türkiye’nin Alanya ile bu alanda avantajlı olduğunu belirten Sili, “Avrupa’da yetişmeyen tropikal meyvelerin elverişli iklimi niçiniyle Alanya’da yetiştiriliyor olması, kıymetlendirilmesi gereken bir durumdur. Spor, sıhhat, deniz, kum, güneş olgusunun yanı sıra tarım turizmini de portföyümüze aldık. Agro ve gastro turizmi ile farklı talepleri de karşılayarak dönemi genişletmek mümkün olacak.” formunda konuştu.
“YENİ TROPİKAL BAHÇELERİNİN AÇILMASI İÇİN ÇALIŞIYORUZ”
Alanya Ziraat Odası Lideri Tahir Göktepe ise Akdeniz kıyı şeridindeki Alanya’nın, mikro klima özelliğiyle ağır biçimde tropikal meyve yetiştirilen bir ilçe olduğunu kaydetti.
Burada muz ve avokadoyu öne aldıklarını lisana getiren Göktepe, daha sonrasında mango, ejder meyvesi, passiflaro ve papaya yetiştiriciliğinin de başladığını lisana getirdi.
Agro turizmde yalnızca tropikal mamüllerin akla gelmemesi gerektiğini tabir eden Göktepe, “Lavanta, safran, zencefil bahçelerinin kurulması da fazlaca önemli katkı sağlayacaktır. İlçemiz aslına bakarsan yazın epeyce önemli turist ağırlıyor. Gelen turistler burada Avrupa’da görme talihi bulamadıkları eserleri nazaranbiliyor. Bu da ilçemiz için kıymetli bir gelir kaynağı olabilir. Biz oda olarak esasen bir yıldır mahallî idarelerle yeni tropikal eser bahçeleri açılması için çalışıyoruz.” dedi.